İrtibatı Koparmayalım!
kafası almamak deyimi
(1) Anlayıp kavrayamamak. (2) Zihin yorgunluğundan ötürü anlayamaz olmak. (3) Olabileceğine inanmamak.?Boşuna nefes tüketme, kafası almaz onun.?
- çift çubuk
- arkası yufka
- başı dertte olmak
- at izi it izine karışmak
- dibi tutmak
- deşarj olmak
- sudan cevap
- canı gelip gitmek
- ağızlara sakız olmak
- allak bullak etmek
- rast gitmek
- küçük dilini yutmak
- borç harç
- dizginine çarpmak
- araya karışmak
- baş başa vermek
- fiyatları dondurmak
- akrep gibi
- ahı çıkmak
- gözlerini kaçırmak
- elden ele geçmek
- laf yetiştirmek
- don gömlek
- adlı adıyla
- dünya gözüne zindan olmak
- diliyle yakalanmak
- barut kesilmek
- dal gibi
- bayramlık ağzını açmak
- eğri büğrü
- yer almak
- başıyla oynamak
- gözü olmak
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
(1) Anlayıp kavrayamamak. (2) Zihin yorgunluğundan ötürü anlayamaz olmak. (3) Olabileceğine inanmamak.?Boşuna nefes tüketme, kafası almaz onun.?
çok varsıl bir kimseye küçük bir armağan vermek, örnek: Armağanı ne yapsın o, seninki denize su götürmek olur.
anlaşma ve uyum sağlayacak yolda ya da bir sonuca ulaşmak için karşılıklı konuşmak, örnek: Onunla diyalog kurmak güç oluyor.
(1) Baş vermek (çıban). (2) Bitmek, sürmek (bitki). (3) Gelişme, büyüme başlangıcı göstermek. (4) Bilinmeyeni açıklığa kavuşturucu belirtiler ortaya çıkmak.?İlk bahar geldi, dallar uç vermeye başladı.?
(1) yola çıkanlara söylenen, 'Allah kazadan beladan korusun' anlamında bir esenleme sözü. örnek: Allah selamet versin, güle güle gidin. (2) orada bulunmayan ya da uzaktaki bir tanıdık anılırken kullanılır. örnek: Mustafa Bey de, Allah selamet versin, böyle yapardı. (3) pek de birinden yana olmayan bir söz söyleneceği vakit, o kişinin adından önce bir giriş sözü olarak kullanılır. örnek: Allah selamet versin, Abdullah'ın işine akıl ermez. (4) gidilmesi tartışmalı bir yere gitmekte ya da istenmeyen bir gidişi gerçekleştirmekte direnenler için, 'gidersen git', 'keyfin bilir' anlamında, kırgınlıkla söylenen bir söz.
içinden çıkılması güç bir durumda kalındığında, bunu belirtmek için söylenir.
Allah uygun bulursa ya da gerçekleşmesine izin verirse. örnek: Bir gün, Allah kısmet ederse, sen de görürsün.
bir işte, bir meslekte küçük yaşta başlayarak uygulama içinde yetişmiş olan (kimse).
(1) adlandırmak, ad koymak, ad vermek. (2) birine, özel adından ayrı olarak pek de hoşa gitmeyecek bir ad vermek. örnek: Çocuklar birbirine ad takmayı sever.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.